Ne denilmesi gerektiğini bilmediğim bir zamanda 

Her şeyi konuşasım var 

Aynaları diktim karşıma

bilmediğim dilleri konuşuyorum

Kendimle ne güzel anlaşıyorum 

Kimseyi duymuyorsam eğer 

Kimseyle buluşamadığım noktaların deneyimi üzerinde yürüyorum 

Sanki cam şişeler üstünde dimdik ayaktayım

Kırk tane bahanem var yaşamak için

Ruhum çimlerin batan yeşilliğinde 

Dünya beni oradan alıyor Pasifik'e atıyor

Niyeleri nereyeleri hiç sevmiyorum 

Yazabilmek kadar kolay olsaydı yaşamak

daha cesur büyürdüm

Sahiden

Beni büyüten ne çok kelimem var 

Peki benim büyüttüklerim 

Var olsunlar 

İbret-i alem uykuların ardında

Benden ne kaldıysa yaşatıyorum 

Sahiplenemediğim hayatın kiracısını oynuyorum.