Ben diyorum, bu kısacık saçlarında ne var, bilmiyorum

Gece ansızın bir ince barutsun

İnilmez yolların çıkışı hasret yolusun

Sen bir ara Ankara’sın

Ben diyorum bu kısacık saçlarında ne var, bilmiyorum

Sahiden aralıyorsun kapıları

Beklemediğim çiçekler açıyor ben hiçbirini sulamıyorum

Öyle suskun durma bir şeyler söyle

Sen gece ansızın

Bir ince barutsun korkuyorum

Hiç ısınmayan yanlarım vardı şimdi yakıyorsun

Binlerce saç telin parıldıyor

Uzaktan da olsa görüyorum

Ben diyorum bu kısacık saçlarında ne var bilmiyorum


Aniden gülüyorsun insafsız aniden göz kapakların


Bir gün geri düşüyorum zihnimde derin hasretin

Elimde çatlak çay bardağı

Kimseler geçiyor hayatımdan

Yüzlerini güzelim unutuyorum

Ben diyorum bu kısacık saçlarında ne var bilmiyorum

Bir ara dağ yolusun

Kilometrelerce yoldan gelmiş yabancı izmaritler, diyorum uzaksın

Bu kısacık saçlarında ne var bilmiyorum ömrün kısalsın

Güzelim çüşe komşu oldun

O çocuk parkı

O malum salıncağın üstünde yokluğunu sorguluyorum

Çüşe komşu oldun

Ben diyorum bu kısacık saçlarında ne var bilmiyorum

Çitler kısa gelmiş keçileri kaçırıyorum

Ben diyorum

Bu kısacık saçlarında

Ne var

Bilmiyorum


Yıldızlar çiseliyor saçının ucundan

Saçının ucundan ben kopuyorum, çığlığım susuyor

Çığlığım susuyor, bakışların

kalbime kördüğüm

Bilmem kaçıncı yaram kapanıyor sen henüz sen hâlâ ırak

Sen uzaksın sanki elim ve belinin ateşi


Muhtelif yırtık dizlerim rüzgar yiyor yönünü belliyorum

Bir zahmet özlüyor

Zar zor susuyorum

Duvarlar soğuk oluyor nefesim kor buhar


Ilık gözyaşım kulağıma eğiliyor

Canımı sokakta buldum bizim mavilerimiz var diyorum, anlamıyor


Ben diyorum bu kısacık saçlarında ne var bilmiyorum