Sönüyor yıldızlar,

Batıyor güneş,

Parça parça dökülüyor gök;

Yüzüme...


Uzanıp çimlere yattım.

Çimler kollarımı kesti.

Yapraklarını döküyor şimdi dallarım,

Sonbaharın esintisinden öte kışım


Isıtmıyor artık ışığı,

Yaz bitti dilimizde tükendi kelimeler

Paramparça hiç kurulmamış hayaller

Topluyorum valizimi, mezarım beni bekler.


Ardı ardına sönüyor sigaralar,

Şehrin ışıklarından baygın karanlıklar.

Kaderin kendisine bu kırgınlıklar,

Ruhumun rengine uymuyor şarkılar.


Yanıma yanaşmaya çalışıyor

Hüznümü gören süslü köpekler

Tasmaları pek kısa,

Yanaştırmıyor sahibeler


Bomboş küllüğüm,

Elin elimi sıkı tutmuyor diye;

Yerleri boyluyor rezil izmaritler.

Daha kaç sevgiliyi çalacak İzmir?


Kaç tane kum kaldı saatte?

Akıyor zaman yanında seninle.

Çölün fırtınasında saklı yılanlar,

Gidişinle gün yüzüne çıkmayı planlar.


Kıvrıl, kıvrıl da yat yanımda.

Göğü izleyelim o flamingolu çamlıkta.

Ben giderken sımsıkı sarıl da belime,

İzin ver dudağının kenarından erimeme.