nisan 2020

zaman eser dallarımın arasından

susturur çiçeklerimi

halbuki çocuğum daha

güneş çıksın diye her şeyi yaparım

şayet gün düşerse, tutar elinden kaldırırım

bakar ellerime o da susar

bakar ellerime

uçurumdan ittiğim son uçurtmanın kanı ellerimde

düşer bahtımıza bu gece

puslu suspus kaldırım

ilaveten eski püskü

vekaleten çerçi çöpçü

susar pusar ağlarım.


zaman estikçe dallarımın arasından, savrulurum

saçlarımın örgüsünde gizlerim hatalarımı

yaşımdan mütevellit kusur edebilirim ya endamda

affolmayacak zerrem yoktur

ben bir kız çocuğuyum

ilaveten renkli gözlü

vekaleten aile büyüğü

bilmem kime çekmiştir huyum.


*


ölen uçurtmamdan hesap sormaya geldiler

yolun sonuna geldim sandım

zamanın estiğini anladım.

dikildiler karşıma

halbuki çocuğum daha

hadi be dedim zaman, es

bağırdılar bana, ''kes!''

tüm boyalar yarışırken

şu masumiyet sergisi gözlerimde

en çok kırmızı döküldü yere

parçalandı tuvaller

ve aklımda canlanıverdi

kırmızı rugan babetler.



bu kez yolun sonuna hakikaten geldim

affetmedim dedi gözleri

vay arkadaş

ben neymişim...