*Tüm iyi şairler Çiçekler Ülkesi’nin bütün iyi çiçeklerini kendi aralarında bölüşmüşlerdi. Bu nedenle Baudelaire’e kalan sadece kötülük çiçekleri oldu, bundandır ki kötülükten iyilik çıkarabilmek için yazmaya başladı.

V1: Kötülüğün verdiği o yüce hazzı iliklerine kadar özümsemek için yazdığını iddia etti diğer tüm o iyi şairler.

**Ve biz okuyucular da anlattığı tüm o kötülükleri kendisinden bildik…


*Melankolinin ruhla bütünleştiğinde ne denli tehlikeli bir halet-i ruhiyeye insanları sürüklediğini görebilmek için bile okunması elzemdir Kötülük Çiçekleri’nin. Anlattığı tüm kötülükleri bedeninde bir yara gibi taşımıştır Baudelaire…

**Fransız Şair Joe Bousquet, “Yaralarım benden öncede vardı, ben onları bedenimde taşımak için doğmuşum.” der. Hal böyle olunca Baudelaire’in de taşıdığı tüm yaralar iltihaplanmış ve kağıda dökülmüştür artık.


*“...İçinde mutsuzluk olmayan bir güzellik biçimini kavrayamıyorum.” der Baudelaire, böyle bir kaynaktan beslenen birinin iyiliği övdüğü olur mu hiç? Yine de ekler, Bora’yla canlanır çünkü çiçekler…

**Bana ne sendeki dirlik düzenlik?

Hem güzel ol, hem de acı duy! Ekler

Gözyaşı yüzüne başka güzellik,

Yeşillikte bir su gibi üstelik;

Borayla canlanır çünkü çiçekler.