Bilmezdim

Bir gök dönüyor sevmelerin ardında

Gündüzleri işe giden genç kadınlardan kokular alıyorum

Ve satıyorum memeden yeni kesilmiş çocuklara

Evet hatırlıyorum arzuların nerede bittiğini

Bir bakmışsın unutmuşsun sevmeyi kararında bir gerçek

Hatırlıyorum dudaklarımda kalan köprü kırıklarını

Yine örtüp yüzünü içimdeki kırmızının

Yine seviyorum belki her seferinde

Geçiyorum kadınlardan tanrıça

Geçiyorum kibar rüzgarlarla saçlarından her birinin

Gündüzünden kaybolup gecesine dağılıyorum

Ve azalıp kalmıyorum artık

Burnum en olmazda bundan kanarmış bilmezdim.


Kimin kollarını dişledim ben,

Kimi saklamak istedim bulanmış bir kavanozda?

Hangisini sevdim kendimden az kanatsa kollarım

Ben de bileyim öyleyse tevrat kimin kucağında?


Yo, ölünmez böyle hastalıktan ama

Bir kancık ışığında yarama güldürürsem kalmam

Başım dikelir de bilmem ne idüğümü garet

Aklıma bir yol bitimi gelir bir dükkan

En vefalısına veririm dudaklarımı

Ve hiç sevmeyene gönlümü, bunu hangi kitap açıklar?


Ben bilmezdim doğrusunu aşk illetinin

Sarmaşıktan alır geceye koyardım

Biri bulur sever; biri mürekkep kaynatır cezvesinde

Sözler söylenir, sarhoşluklar bekletilir kapılarda

Yaparım şeytanla pazarlığını öpüşmenin orada

Uzaklaşma der eteğimden

Hiçbir güzele hiçbir gözümle bakamam.


Bilmezdim

Bir dünya edinip kaçardım bilseydim

Kaçardım uykuların haremliğinden

Ne omzuma dokunsunlar zaten çağırmaya

Ne de içirsinler turlarca Musa suyundan


Bilmezdim

Her hatanın elinden başka hata gelirmiş

Sevgilerde yorulmak tanrının ayetiymiş


bilmezdim



Fotoğraf: Melek Oktay