Köy gülü diyor bana, 

Kendi olmak istediği oysa,

Yaban gülü bile olamaz hani,

Güzellenebilir yanı yok,

Ayrık otu olur belki,

Onu da isterim ama,

Kabul edemem,

Otları yolunmuş temiz bahçeyi,

Orman meyvesiyim ben,

Kolay değil işim,

Hep bir mücadele,

Yangılara kafa tutuyorum her yaz,

Yanmak da istiyorum bazen yalan yok,

Çok yıllık bir ağaç sandım hep,

Hakikat,

Tek yıllık sarmaşık aslında,

Malumu dile getirmenin de adı olsa keşke,

Yeniden doğuşlar ve ölüm.

Hükmediyorum ormana ateş gibi,

Tutuyorum ağaçları,

Yakmıyorum da boğuyorum işte, 

Her seferinde bıkmadan,

Yükseliyorum bitmeyecek gibi,

Ağaç ölüyor sonra,

Ben dikenli sarmaşık,

Her kış ölüyorum yavaşça,

Yeniden doğup,

Ölümü takıyorum peşime her bahar.

Yürüme demiş doktor,

Rutinini kır,

Hayalden kopar kendini,

Dön hayata,

Üç gündür tutmuştum kendimi,

Normal biri olacağım diye,

Söz verdim yine kendime, 

Herkese anlattım,

İnandırabilmek için kendimi.

Söktüm dikenlerimi dedim.

Savunmalarım yok, 

Duvarlarımı yıktım dedim,

Gardım inik.

Bir film açtım herkes gibi,

Oturdum inanmaya çalıştım,

Yalana tahammülüm yok hâlâ,

Hikâyeyi beğendim, 

Roller sahte geldi,

Bir ağlama tuttu sıkıntıdan,

Ayağa kalktım refleksle,

Evin içinde yürümeye başladım,

Verdiğim sözler geldi aklıma,

Yerime oturdum,

Biraz daha sıktım kendimi,

Ekranda düşyolumu gördüm,

Benim hayalim yürüyor yolumda,

Bensiz kalmış, yalnız,

Yine bir ağlama tutuyor,

Susturamıyorum kendimi,

Şımarık çocuk gibi,

İstediği olsun diye,

Yalvarıyor,

Yola atıyorum bir kararla kendimi,

Yetişmeye çalışıyorum koşar adım,

Yalnız değilsin demeğe,

Koşuyorum,

Dibine sokuluyorum yavaşça,

Fark etmiyor beni,

Hiç korkmazdı eskiden,

Bensiz cesareti de yokmuş,

Ürküyor benden, kaçırıyor kendini.

Gönlünü alıyorum sonra, affediyor beni,

Adımlar yavaşlıyor,

Kendi yolunun huzurunu,

Başka ne verebilir insana,

Onay aramaya gittin diyor bana,

Suratı sıkılmış limon gibi, suyu üstüne akmış,

Korkuyorum bazen,

Nasıl bu kadar inanmış bana,

Nasıl böyle teslim etmiş kendini,

Sözü var bana dost olacak,

Ama ilk sözü ben verdim,

İnan bana dedim,

Gerçekliğe getireceğim seni,

Kumaş demiş küçükken,

Kurşun demiş annesi,

Özü bilmiş bunları,

Hata yapmaktan korkarmış hep,

Kâğıtlara da anlatamazmış derdini,

Bir kumaşın üstüne kurşun kalemle yazmış,

Odaya kilitlemiş kendini, 

Sonra çıkarıp üstünden yıkamış,

Kilitleri açmadan,

Soyunup giymiş normalleri,

Aranan bir suçlu gibi,

Saklanmış hep,

Mürekkep ve kâğıtlar düşlemiş,

Yazar olmakmış hayali,

Gizlemiş hep kendini,

Kayan bir yıldız ne ister diye düşünmüş hep,

O hep yeniden doğmayı istemiş,

Yeteri kadar şansı olsa,

Bulacağına inanmış hep,

O zaman olmak istediği ne varsa olurmuş belki,

Ne kadar kandırsa da kendini bilirmiş ama,

Tek kerelikmiş ölüm,

İnanç ölmez bir diken,

Kökünü söksen bile doğarmış hep,

Yine doğurmuş bugün kendini,

Aynı parkın kuytusunda,

Hayat burada aksa,

Her şey mümkünmüş sanki,

Ne zaman evine dönse,

Darbe almış inancı,

Yaralı bir kuş gibi,

Çalıya saklarmış hep kendini,

Yeniden uçmayı hayal edermiş hep,

Sonra düşünürmüş,

Gerçekten uçmuş muydu hiç,

Bir hayal miydi yoksa,

Kuş değil miydi,

Öyle mi sanıyordu kendini,

Neydi o zaman,

Herkesin bir fikri vardı hakkında,

Bir tek o mu bilmiyordu kendini,

Basbayağı kuştu,

Uçmuştu, biliyordu düşmeyi,

Yara aldı,

Yeniden uçacaktı,

İnancı tamdı,

Kuluçkaya yatardı bazen,

Bir fikri büyütürdü odasında birkaç gün,

Onu da peşine takıp,

Yine düşerdi düşyoluna,

Yoluna yemler atıp,

Büyütürdü o fikri peşi sıra,

Deliye çıkardılar adını,

Anlatamadı, 

Kendi de anlamadı bazen,

Düştü, kalktı, yürüdü,

Anlatabildi bazen,

İnandırdı,

Bu sefer kendi inanmadı,

Uçmak istiyor hâlâ,

İnancı tam,

Açtı kanatlarını,

Denemek istiyor şimdi,

Rüzgâr ters biraz,

Güneş gözüne vuruyor,

Yer altından kayıyor sanki,

Ne zaman biraz havalansa,

Bir daha konamayacağını sanıyor,

Korkuyor biraz,

Uçmayı güç buluyor,

Ama uçmak için de,

Bir güç buluyor bazen,

Açtı kanatlarını,

Uçacak şimdi,

İnancı tam,

Korku yok diyor kendine,

Bir tek burada değil bu ağaç,

Konacak bin bir dal var bahçede,

Yolunu bulacaksın,

Al güneşi sırtına,

Güneye dik burnunu,

Kanatların yanında,

Al altına rüzgârı,

Üzerine düşeni yap şimdi,

Çırp kanadını,

Konuşu planlama buradan,

Sonsuz olasılık var gökte,

Düş yoluna,

Sen onu öngörme,

O sana tanıtsın kendini,

Uçtu şimdi,

İnancı tam,

Ama kuşku hep içinde,

Kanat çırpıyor,

Uçarken daha büyükmüş,

Kendi yolunda güzel insan,

İzliyorum, 

Uzaklaşıyor,

Daha yukarı çıkıyor şimdi,

Bir nokta oldu,

Yolunu bulur belki,

Belki havada ölür,

Yanlış yere konar belki,

Yolu bu onun,

Ölmeden bitmez zaten,

Korkmuyor,

Uçuyor şimdi,

O gitmese bile,

Farkına vardı artık,

Ona gelirdi zaten ölüm,

Ondan ya gitti korkusu,

Noktayı da kaybettim,

Yeniden görünecek bir gün,

Yeniden var edecek burada kendini,

O zaman gelene kadar,

Bizim buralar kış,

Yaza gitti o,

Güneşin yanında,

Bizi yalnız bıraktı,

Ölecek belki.

Yaşarsa unutmaz,

Gelecek geri,

Kanadıyla örtecek güneşi,

Sonra konacak yine,

Yeniden doğacak güneş,

Ya da doğmuş gibi olacak işte,

Biliyorum gelecek,

Ya hayali, ya kendisi,

Biliyorum gelecek,

Bir kuşluk vakti.