zoraki yazılmış iki satır cümleydi belki de beni kendimle tanıştıran. ben kimdim? sokak araları anlardı beni gece yarısı evimin yolunu tuttuğumda.

cadı kazanı ettiğiniz beynim siktir etmiş her şeyi gidip unutmuş. peki ya sen?


çabalayıp çabalayıp sana yazamadığım dizesi iki kelime şiirlerimsin sanırım. ben emin olamam hiçbir zaman bilirsin öyle kendi kendime konuşurum sürekli.

kendimi yansıtamam doğru düzgün ama insanlar saçma şekilde sever beni. aman neyse konu sensin zaten.


işçilerim grevdeydi birkaç bin yıldır. sonra sen geldin ve tüm silüetleri yeşile boyadın tekrar. ah benim zavallı işçilerim. yeşilden bıkmış ama

deli gibi seven işçilerim! limanımı bırakmayın n'olursunuz, size bir otomasyon vadediyorum.


ben karar vermiyorum hiçbir zaman biliyor musun. sana nasıl yakınsam kararım o yönde oluyor. zaman zaman da aklıma geliyorsun ama benim zaman kavramım

alışılmışların ötesinde çoğu zaman. her zaman ve durmadan bir huydur bende.


elim tutmaz başkaldırımdan ve anarşistliğimden. bu yüzdendir elime yüzüme bulaşır cam kırıkları ve kan bulamış yüzüm paramparça olur.

bu yüzdendir aynaya bakamayışım. gidip dolaşıp aynı yere varışım veya vücudumdaki hızlı dolaşım.


gel, iskenderiye yansın tekrar çünkü sensiz önemsiz yazdığım edilgen şiirler. 


bir his makinesinde yanmışız ikimiz. yanımızdaki robotlar ve ilkel yöntemlerle öldürmüşler bizi. belki hislerimiz kalmamış.

lakin sen bensin, ben senim içimde, içinde. şu bulutlar, gökyüzüne baktığımızda birbirimizi gördüğümüz ve aynı yağmuru yüzümüze yağdıran.

uzakları yakın eden ve üzerinde tanrıcılık oynayıp insanları kukla ettiğimiz.


öncesi, gerisi bir çöp kutusu artık bana. önümüzde gelecek zaman hissedeceğimiz duygular ve benim sana yazacağım edilgen şiirler.


yeşil bir hayalin içindeydin, görüyorsun artık bana yabancı değilsin. silüetin her zaman tekti ama artık beyaz değil.


biz seninle her zaman yeşil olacağız.


hissizliğimizi özleyip bütün dünyayı durduracağız ve gece olacak. en çok gece yapacağız tanrıcılık oynarken. 

aynaları yeniden yaratacağız ve sen bana yüzünü döneceksin bir gün. aynalara karşı nefretimi dindireceksin ve yüzüme rengarenk kelebekler konacak.


yüz yüze geleceğiz

aynaya beraber bakacağız


tekil şahıslara nötr olan ruhum seni duyunca her zaman çoğula dönüyor.


umutsuzluk kanımda var yanlış zamandayız

hissetmek istersen beni bulutlara bak

çünkü ben öyle yapacağım


hoşça kal