-1-

Puslu bir güz mevsiminin egemen sürdüğü topraklarda sularım ısınsın diye bakıyorum. Sularım ısınıyor.

Güz değil aslında... Güzü güz kıvamında yaşamışsan bütün mevsimler güz gelir adama.

Bir yaprak kayar dilek tutarsın. Masallarda yıldız kayınca dilek tutulur. Mesele güzse yaprak kayınca dilek tutulur. Büyük bir yaprak açar göğsünde.

Gökyüzü gökte.

Güzü güz kıvamında yaşamışsan bütün mevsimler güz gelir adama (Düz gider.)

Güzün falan geldiği yok.

Ömür Hanım (sen) gelir. Güz, ardından gelir.

-Hikayenin başı- sanatının egemen sürdüğü hikayelerin ilki.


Masal Değil.

(Hikaye)



-2-

Bütün sevdalara yağmur yağar. Sevdalılar ıslanır. Bir aşka yetişirsin yağmur altında.

Hangi mevsimde yağmur başlarsa güz gelir mevsim adama.

Bütün sevdalara yağmur yağar. Sevdalılar ıslanır. Bir aşka yetişirsin yağmur altında.


Bir yerlere yetişme telaşı ne zaman telaş olmaktan vazgeçecek?




-3-

Arabanın kalkmasına on dakikalık süre var. Yağmur sokağa adım atmamla beraber başladı. Bir arabesk ritim tuttu ayaklarım. Normal şartlarda arabaya yetişmem imkansız. Ama şartlar normal değil. Ve arabaya yetişmem lazım...


İçimdeki fon müziği müzikal ritmini kaybetti.


Yüzüme yediğim bütün yağmur darbelerine rağmen yoluma devam ettim. En olağan hızla saate bile bakmamaya özen göstererek... ''Sevdalılar Islanır.'' sözünü tekrar ettim yol boyunca. Ritim hızlandı.


Ve araba...


Normal olmayan bütün şartlara rağmen yetişmiştim. ''Bir aşka yetişirsin yağmur altında.'' sözü yağmura eşlik etti. İçimdeki fon müziği müzikal ritmine geri döndü.

Beyaz otobüs renklendi. Üzerinde sadece benim göreceğim "Ömür Hanım Halk Otobüsü" yazısı yanıp söndü.


Hangi mevsimde yağmur başlarsa güz gelir mevsim adama...