Vaktiyle, mavi gökyüzü pembe bulutlarımız vardı bizim
Ama bir eylül arefesi, bir akşamüstü, yaklaşık bir saatte
siyaha boyadın bütün gözlemlenebilir evreni
Ama senin paletin karaydı, ondan görememişim siyah renkleri
Bunu nasıl tahmin edemem, oysa hep akıllı biri zannederdim kendimi
Hatta bunu sen de söylerdin
Vaktiyle elimden tutup çocukluğuma götürmüştün beni
Ama bir eylül arefesi, bir akşamüstü, yaklaşık bir saatte
Kolumdan tutup da deneyimlenebilir bir cehenneme attın beni
Ama sesin kafa sesin hep yanıktı ondan görememişim zihnindeki ateşi
Bunu tahmin etmemiştim metafiziğe ilk kez bu denli inanırken kollarında
Yoksa bilirsin, benim pek bezim olmaz o taraklarda
Bir gün ben de elinden tutup ilk çocukluğuma götürmek istemiştim seni
Ama bir bilinmezliğin arefesi, mesai saatleri içerisinde
Dümdüz etmişler anılarımla beraber doğup büyüdüğüm o gecekondu mahallesini
Ama ben bir gün zengin olup geri alacaktım bırakıp gittiğimiz o evi
Bunu tahmin etmeliydim, bir gün böyle olacağını söylemişti ninemin ahretliği
Ama bilirsin, ben gerçeğin diktateryasına rağmen hep yaşatmıştım hayallerimi
Nerede kalmıştık? Vaktiyle sen bitirmiştin kalbimin Ortadoğu’sunda savaşları
Ama bir eylül arefesi, bir akşamüstü, yaklaşık bir saatte
Tekrar harladın, kendimle bin yıllık düşmanlıklarımın ara verilmiş savaşlarını
Şimdi sen, kalbimin ve zihnimin terör suçlusu,
Ah! Kalbimde ve zihnimde patlattığın Molotofların yapış yapış ve keskin yangını
Ah! 21. Yüzyıl’a yaraşır bitmek bilmeyen asitmetrik savaşların faili
Bir eylül arefesi, bir akşamüstü, yaklaşık bir saatte
Geçmişiyle övünen bir üçüncü dünya ülkesi eyledin beni...
Biricik…
Yavuz Türkmen
2020-12-06T20:40:26+03:00Yeni zamanın eski acısı... Ben de burada yutkundum. Sırtımda bir üşüme bir karıncalanma oluştu. Haklısınız, bu dünyanın yazısız kurallarından biri sanırım. Dünyada her şey sürekli dünyanın kendisi gibi başa dönüyor ve tekrarlanıyor. Bu tekrar etme ve başa dönme insan için durursa ölüm, dünya için ise kıyamet oluyor. Kıymetli yorumunuz için teşekkür ederim...
r.ç
2020-12-06T19:59:46+03:00“Nerede kalmıştık? Vaktiyle sen bitirmiştin kalbimin Ortadoğu’sunda savaşları
Ama bir eylül arefesi, bir akşamüstü, yaklaşık bir saatte
Tekrar harladın, kendimle bin yıllık düşmanlıklarımın ara verilmiş savaşlarını”
Şurada yutkunuyor insan. Bir şeyin başlama ile bitiş sebebinin aynı olması yaşamın en büyük tuhaflıklarındandır fikrimce. Yeni zamanın eski acısı olmuş şiiriniz. Yüreğinize sağlık...
Yavuz Türkmen
2020-12-06T16:59:10+03:00Çok teşekkür ederim. Açıkçası yıllardır ilk kez elime aldım kalemi ve güzel olması için değil sadece zihnimi biraz da olsa kusmak için yazdım. Bu yüzden çok paslanmışım ve zihnim aşırı dağınık. Bunları atlatırsam tekrar burada görüşürüz zaten 😊