Ağladın mı hiç yalnızlığın içinde,

Ağladın mı hiç çaresizliğin içinde.

Hayatın sunmuş olduğu,

Zorunlu varoluşa sürüklenirken,

Kimsesiz kaldın mı mesela.

Sevilmemenin ne demek olduğunu,

Hiç hissettin mi iliklerinde.

Yarını ve güzellikleri düşlerken,

Aniden sırtından bıçaklanıp öldürüldün mü?

Faili meçhul duygularla.


Hayallerin hayal kırıklığına dönüşürken,

Gözlerinden dökülen yaşlarda boğuldun mu hiç mesela.

Çevrene güçlü görünmeye çalışırken,

Yüreğindeki kimsesizliğin ateşinde kavruldun mu mesela.

Sevmek için can atarken,

Adam yerine bile konulmadığın oldu mu mesela.

Mutluluğu yaşamak isterken

Görmezden gelinip,

Sadece seyircisi oldun mu mesela.


Hiçbirini yaşayamadım ben.

Göremedim mutluluğu,

Göremedim huzuru,

Veya nice karşılıksız verilen duyguları.

Ama bunlara karşı hep hissettim derinlerimde,

Acıyı, hüznü, yalnızlığı ve hayal kırıklıklarını.

Sanmayın çok kötü olduğum için yaşadım bunları,

Sadece anlatamadım, anlayamadım insanları.

Bedenimin içine sıkışmış ruhum,

Bir esir misali acılara boyun eğmek zorundaydı.

Eğmese ne fark ederdi ki,

Kendi olamadıktan sonra.

Olmak istediği yerde değil,

Olmak istediği duygularda değildi.

Günü birlik yaşayıp,

Sadece bekliyordu ölmeyi.