Mine Söğüt 1968 İstanbul doğumlu, gerilim türünde kitap yazmanın üstadı olan değerli bir yazarımız. Söğüt kariyerine yalnızca yazarlığı değil gazeteciliği de sığdırmış, belirli dergi ve gazetelerde hem yazarlık hem editörlük yapmıştır.


Kendisi benim hayatıma "Deli Kadın Hikayeleri (2011)" kitabı ile girdi. Kitapta Bahadır Baruter'in ilginç ve bir o kadar da kitabın doğasıyla uyumlu resimleri de bulunuyor. Deliliği mitolojik sembollerle harmanlayan, kendine özgü anlatım tarzı ile insanı ürküten fakat okumaktan da kendinizi alamayacağınız bir kitap ortaya çıkarmış Söğüt.


Kitapta anneye, anneanneye, evlada seslenilen öyküler bulunması da dikkat çeken başka bir nokta. Bu seslenişlerde yine ölüm, birtakım mitolojik ve fiziksel farklılıklar ve tekrar eden kelimeler öykü anlatımını da güçlendiriyor.


Söğüt'ün kitapta öykünün can alıcı yerlerinde kullandığı söz öbekleri ile ilk gece uyurken aklın kurcalanmasını sağlasa da sonradan gerilim yerini empatiye bırakıyor çünkü Söğüt öykülerin alt metinlerinde kadınlara "geleneksellik" adı altında yüklenen sorumluluklara ve bu durumun kadınların psikolojileri üzerinde bıraktığı ağır yıkımlara da değiniyor. Bunun yanında Mine Söğüt'ün  kitabı yazmadan önce sosyolojik araştırmalar yaptığı öykülerinde o kadar  belirgin ki; okurun kitapta kendi hayatından bir parça bulmaması elde değil.


Daha önce de belirttiğim gibi öykülerin temaları genel olarak "ölüm" üzerine işleniyor. Örneğin Söğüt "Annemin O Harikulade Saçları" öyküsünde "Hiçbir ev kadını kendini mutfakta asmaz." (sayfa 12) diyor. Yine başka bir öyküsü olan "Beni Öldürmek İsteyen Muhteşem Hayat" öyküsünde "Ölüyorum diye neden kanayayım ki? Can ille de kanla mı çıkar vücuttan?" (sayfa 20) diye bir soru yöneltiyor okuyucuya.


Kitapta eşya sembolü olarak genellikle "ayna" kullanmış Söğüt. Aynanın mitolojide "yaratılış, ölüm, kahramanlık ve aşk" gibi anlamları olduğu düşünülünce bu kan kokan kitaba en uygun sembol zaten buymuş gibi geliyor.


Mine Söğüt'ün "Deli Kadın Hikayeleri" kitabının devamı olarak "Gergedan-Büyük Küfür Kitabı (2019)" da geçtiğimiz aylarda 4. baskısını çıkardı. Söğüt bu kitabında yine gerilimli bir dille fakat daha çok güncel olayları, yaşadığımız şu günleri ele almış.


Umarım daha birçok kitabını okuma fırsatı buluruz. Nice kitaplara Mine Söğüt.