''Ne dersin? Dans edelim mi?''

Belki de biraz melankoli basmalayım çiğerlerine. İçini şişirip, dışına itercesine.

Sanki sözlerini yutağından koparıp sökercesine.

Ne dersin? Batmaya yüz tutmuş gemileri daralan boğazımdan geçirelim mi?

Belki de biraz felsefe doldurmalıyım gursağına ya da aşk'ı anlatmalıyım arsızca ama olmaz, sen sakın ha Tanrılara dokunma!

O kutsal çölün ortasında beni yalnız bırakıp da gözyaşına boğma!

Ne dersin? Beni düşürdüğün o kör kuyudaki susuzluğa kanıp da içelim mi?

Olmadı belki ateşe vermeliyim çar paçavra eteklerini, koparıp yırtarcasına çekmeliyim kırılan ince belinden o kıpkırmızı düşlerini.

Sarıp sarmalamalıyım belki içi hafif yanık tenimde tütsülenen saçının tellerini.

Ne dersin? Aklıma düşürdüğün o yağmur tanesinden vazgeçelim mi?

Belki de sadece seviyorum demeli. İçimdeki deliyi boğazlayıp, hiç konuşmadan öylece üzerini örtmeli.

Ne dersin? Sessizce dans edelim mi?

bariscetin.net