"Gençtim ya, ne fark eder deyip geçerdim
nehrin uğultusu da olur, dalların hışırtısı da
gözyaşı, çiğ tanesi, gizli dert veya verem
ne fark eder demişim
bilmeden farkı istemişim."
İsmet Özel - Münacaat
Şiir her satırında düşündürüyor insanı, hele de genç yaşlardaysanız benim gibi. Hangi "fark etmez"lerimiz yapışacak yakamıza, hangi "fark etmez"lerdeki farkı istiyoruz şuanda? Bu soruları şiirin son satırıyla bitirmek rahatlatıyor insanı.
"Şimdi tekrar ne yapsam dedirtme bana yarabbi
taşınacak suyu göster, kırılacak odunu
kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde
bileyim hangi suyun sakasıyım ya rabbelalemin
tütmesi gereken ocak nerde?"
