Yürüyorum, sevgili ölümün üstüne,
O benim yüreğimde, başımın üzerinde,
Dilimde sıra sıra sözlerim ile;
Ne yaptın benim gülümseyen suratıma?
Kezzap ile erittiğin gurur dolu yüreğime?
Ne yaptın benim duygulu bakan gözlerime?
Günahı boynuna ölümlerim,
Ölümlerim üzerine olsun!
Tıpkı beddualar gibi,
Güzel dualarım gibi,
Üzerine olsun!
Yaz kokusunu içine çeken ciğerlerime,
Yakıpta ormanları, ne yaptın?
Korkudan beyazları giymiş suratımla,
Süzdüm ruhunu da,
Aşık olduğum o ruha ne yaptın?
Sevgili ölüm,
İçi boşaltılmış evler,
Zamanla daha çok çürüyor,
Sevilmeyen bir insan gibi,
Zaman taşı bile eritiyor,
Zaman sana yürüyor,
Ben zamanın içinde,
Sevgili ölüm,
Yüreğim ürperiyor.
Şu aynalara ne yaptın?
Her baktığım ayna,
Ancak bir ceset görüyor,
Ben aynayı,
Ayna çürümüş bir ölüyü görüyor.
Mevsimlerime ne yaptın?
Kuşlar ötmüyor,
Doğmuyor kediler alelade
Evlerin bahçelerine,
Cırcır böcekleri ötmüyor,
Sıra sıra öterdi onlar,
Yaz kokusu gibi,
Diğerleri gibi,
Artık duyulmuyor onlar.
Aşkla bakan gözlerime ne yaptın?
Düş kuran fikrime ne yaptın?
Ölümsüz bir hayatı sırtlayan,
Şu cesaretime ne yaptın?
Ne yaptın benden yana,
Ne varsa iyi olana, ne yaptın?
Sevgili ölüm,
Düşünü bile görmeyen bana,
Rüyalarıma, şu garip aklıma,
Tuzaklar kurupta ne yaptın?