ben otururken evimde

duramazdım yerimde

gecenin bir saatinde

yedi şiddetinde

insanlar ölürken el ele

göz yumamazdım

devletin

kin ve nefretten

beslenen yüzsüzlüğüne

ben otururken evimde

ilk defa

sevinemedim okulların

tatil edilmesine

ilk defa

yağmasın istedim kar

okunan selalar

ve dahası da var

ben otururken sıcak evimde

bir baba dondurucu soğukta

bırakamazdı elini kızının

ölüme terk edilmiş şehirlerde

henüz yağmalanmamışken bedenin

kim bilir sen ne zaman vefat ettin?

ben otururken evimde

duymak istemezdim bu acıları

çünkü bilirim

bu acıya dayanamaz

kalbimin sancıları

ablam ağlardı

ben öperdim omzundan

o daha çok ağlardı

bu

öpünce geçmeyen yaralardandı


ve ben

sevda.