Annemden kalma

Dikiş makinesiyle öğrendim, elbise dikmeyi

Sonra bir terzide işe girdim

Kayboldum o boyumu aşan perdelerde

Bir kadın vardı; sessizdi, çokça gülümserdi

Beni oğluna isterdi

İsterdi ama tesettür de isterdi

Ah derdim yapma din

Ondan da biraz eksildim

Mükellefti zaman, alırdı birer birer

 

Her defasında örselenmek istedim

Sokağın serserilerinden 

Sen bilmedin ama

Bildim seni kör devlet

Bildim seni kör adam

Öfkenin içine girdi

İçine girdi şeytanın

Bilmiyor muhacir de sırrı

Ki böyle değil miydi

Bir fıçı dolusudur ama boştur onun için sevgi

Er geç büyür ve biter içinde

Nice ülkelerden milletlerden gelir

Durur üfler kulağına korkuyu

Huyudur ve öldürür

Serçe parmak kadar…

Baylar sizin öfkeniz bu sokaktan geçemeyecek 

Yumruklarınızı kendinize saklayın

Yerel kamudan alırsınız haberi

Bak kamburunuz da çıktı oradan anlayın


Boş zaman diliminde yaşamanın imtiyazlığıyla

Anılsın adım

Çevrilsin bu birkaç dilde

Üstüne çarpı atsınlar yaşamın

Bu karanlık sokakta duvara anıt yapılsın

Bu mudur adını içtiğim şehrim

Seyret sıvası dökülmüş

Al oradaki yıkık resmi

Topla

şşşşşşşttt

Karşılık verme titreyen sesinle

Yaşlı bir kayanın ucundan tutmayı

Acem abladan öğrendim

Ben onun tükenen cesaretiyle yeniledim

Serdim ölümü yere tuttum ensesinden

Cılız vücudu

Bak ölüm dedim, bu görkemli kubbeden

Senin salan verilecek 

 

Katran karası geceden kalma bir yorgunluktu bu

Yağmurun denize düşen damlalarında

Düşünmem için bir fırsat doğardı

Mumu üflerdim

Pencereyi aralardım kokusu, özlemi vururdu yüzüme

Bir ses vardı hep piyade

Uyu…

Uyuu…

Yetersizliğim bu şehreydi takma sen

İşte ben

Böyle gecelerden arta kalandım

Bunu bir ben bildim bir de…

Bak bu gece yemin ederim

Ölüm, bir çocuk sesiyle yıkandı

İnanmak adıdır inancın

Ben ki varlığa yabancı

Şehrin en güzel yanından bir ev seçtim

O gün bu gündür

Mahallenin duvarlarına yazdım

En sevdiğim yazarları

Yoksulluktu mahallem, bilmeye

Biraz nasibini alsın

Suskun bir çocuğun

Oyuncağıyla raks edişini izlerdim

Çamura bulanan ellerinden

Paçalarından ıslanan ayaklarına

Kadar masumluğu

Yaşamın o güzel tınısını verirdi bana

Kemanımı çalar ve birkaç makamda anardım onları

İsterdim ki her anışım


Korusun dünyanın acıya temayül eden yanından

Ve üstünü fezlekeyle kapatan bir siyasetçi tutumundan…


***


Tükürdüğün o yemini al yerden

Uykusuzluğuna kat

Kat öfkene, büyüt

Yürüt tüm yollardan

Okut kitapları

Konuşmayı öğret en sonunda

Ve paydos

Ölümünün üstünü fezlekeyle kapatacaklar

Usul usul…