1.

Geçen cenazede fark ettim

Bütün ölüler birbirine benziyor

Yaşayanlar ne kadar farklıysa

Hiç farklı değiller o kadar

Hepsinin boyu aynı mesela

Ya da bana öyle geldi

Ama şurası kesin ki

Hayatla boy ölçüşebileceğini düşünen hepsi

Boyunun ölçüsünü almış besbelli


Kıyafetleri misal tıpatıp aynı

Kimse sormamış hangi rengi seversin

veya iyi mi kötü mü insan olduğuna bakılmamış mesela

Bembeyaz -hatırlamazlar gerçi-

yıllar önce emdikleri süt gibi


Ve gidecekleri yerde ağırlık yapmasın

Birbirlerine borçlu kalmasınlar diye cepsiz

Bu kıyafete de şüphesiz

Sadelik taraftarları, kıyafetsiz olanlar

ve uçan kuşa borçlu olanlar

bayram edecektir.


2.

Ölülerin hepsinin

o an fikirleri, dertleri, acabaları aynı

Dimdik, kaskatı ve ketum

Etrafındaki kimseleri umursamıyorlar

Tek umursadıkları

belki de hayatlarında ilk defa kendileri

Şimdi fark etmişler bunu da anladım

Tek başlarına yatacaklarından nefeslerini tutmuşlar

Sabah işe kim kaldıracak diye düşünüyorlar

Buna da şüphesiz

İşsizler, kimsesizler ve tembeller sevinecektir


Etrafındaki herkes belki ilk defa

Ölen kişiyi umursuyor

ona aynı gözlerle bakıyorlar

Hisleri aynı hepsinin o anda

Bazıları ilk kez hislerinde samimi


Ve onu gerçekten önemsiyorlar tam anlamıyla

Ne de çok isterdi kim bilir?

Bunları yaşarken görmeyi rahmetli...


3.

Allah’ım yoksa 

O şık kıyafetler içinde 

Ketum, alacak verecek kaygısı olmayan, yeni yatağını beğenen, bütün gözlerin 

ve hislerin çevrildiği kişi ben miyim? 


Yok yok, olsam olsam 

o an toprağın üzerinden geçerken 

bunları, bu merasimi izleyen 

milisaniyede bunları analiz eden 

aslında evine ekmek götüren 

karıncayım ben. 


Değil mi Allah’ım ? 

Allah’ım ? 

-


...