ne vakit sarılsam sana

sıkı sıkıya kenetli

dudak hizama gelir alnın

şakaklarında başlar yolları memleketin


yüzündeki çizgilerinden öperim seni


elmacıklarını ıslatır gözyaşların

kırmızılığı bu sebeptendir

gülünce de güzel gülersin sen

muhakkak


kızarmış yanaklarından öperim seni


kulak arkalarından dökülür başaklar

elimle toplarım buğday tanelerini

tek tük kırağı düşmüş gibi

pamuktan aklar


dağılmış saçlarından öperim seni


ne vakit kar yağsa

ceplerinde gezer ellerin

söversin kışa kıyamete

dayanamazsın


üşümüş parmaklarından öperim seni


gölgem gölgenin kölesi olsun

ayrılmasın izinden

bayılırım seni sevmelere

doyamam


mahrem yerlerinden öperim seni