Doldurulacak gibi değil, boşluğun.

Çünkü yokluğunun boşluk yaratacak bir yanı yok.

Sen hep var olandın.

Bir eksiklik olmalı bu.


Kızdığım oldu, delirdiğim;

Örseledim, örselenmişlerin en örselenmişini kelimelerle,

Ama bil ki istediğimdendi hep:

Fütursuzca vatanın olmayı.


Sensizlikle yalnızlığı da karıştırmıyorum.

Hayır yalnız değil, sensizim.

Sensizim, susuz değil.

Sahra olup kavrulanım.


Gölgelerle örseledim, karanlıklarla.

İstemenin fazlası bu.

Işıksız kaldın, aydınlıklarda.

En parıldayanıyken örselenmişlerin.


Yaptığın en güzel şeyi yap.

Gülümse, sana bu yakışacak.

Uyan, vakit uyanma vakti.

Belki beni en çok uykularında sevdin.


İçime karanlıklar doldurdum.

O eski eksikliği olmayışının.

Canavarlar yarattım aynalarında yaşadığım evin.

Ben terk edilmiş bir evim.

Bir evin tek eksiği insanıdır.

Gerisi teferruat.

Evsiz insan nasıl yaşar, bilmiyorum?

İnsanız, ev neye benzer, aynalara sormalı?


Eksikliğini taşırım, korkma.

Yıkılırsam aldırma zira;

En unutulmayacak olanları,

Terk edilmişleri değil midir meskenlerin?