-Sesin özgürdü, duyguların özgür, aşıktın ve varlığın özgür.- Hâlbuki böyle değildi, mutsuzlara özgü bir tavırla inanmak istediğini güneşin bildin ve sızdı ruhundan içeri. Sen can çekişmelerini özgürlük addettin; ruhun haykırdı, sesim özgür dedin. Fark edilmeyi özgürlük sandın, acı da fark ediyor seni, ele geçirmek için. Ruhundan içeri sızan güneş, kışa aitti. Yersiz duruyordu ruhunda. İlkin hissettin sıcaklığını sonra yitirdin. Duygularını çok önemsedin, hissettiğin kadar var olduğunu sandın ve bir ömrü duygularına adadın. Şimdi ise duyguların yüzünden ölüyorsun. Tanımların yanlıştı ve tanımladığın hayatı yaşıyorsun.

-Tanrım özgür olan yalnız sensin, kaderimi yazarken kalemi keşke benim elime vermeseydin- 

-Tanrım insaflı olan yalnız sensin, beni benim insafıma neden bıraktın?-