Günümüzde her yerde genel bir Algofobi, acı korkusu hakim. Acı toleransı da hızla düşmekte. Algofobi sürekli bir anesteziye yol açtı. Acı yaratacak her durumdan kaçınılıyor kaçın aşk acılarına bile şüpheyle bakılmaya başlandı artık. Algofobi toplumsal alana da uzanır acı verici tartışmalara yol açabilecek çatışma ve fikir ayrılıklarına çatışmalarına giderek daha az verilmektedir. Algofobi siyasete de yansır. Uyum ve uyuşma baskısı artar. Siyaset palyatif bir alana yerleşerek her türlü canlılığının getirir.“ Alternatifsizlik” siyasi bir ağrı kesicidir. Muğlak “orta yol” politik bir etki gösterir. Tartışmanın ve daha iyi savlar uğruna mücadelenin yerini sisteme uyuma baskısı alır. Demokrasi sonrası bir toplum yapısı yaygınlaşmaktadır. Bu palet bir demokrasidir. Palyatif siyaset acı verebilecek keskin reformlar ya da vizyonlar oluşturmayı beceremez. Bunun yerine sistemik bozukluk ve kırıklıkların üzerine örtmekle kalan kısa süre etkili ağrı kesicileri başvurur. Palyatif siyasetin acıya cesareti yoktur. Böylece her şey eskisi gibi devam eder.
— Byung-Chul Han