Adımladığın yollarda yüzünü kesip atandır sana seni anımsatan, Bazen de biraz Allah, iki duvar, sen ve simsiyah güllerin azdan gelen gürültülü ürpertisi Kuyularına atılan taşların saniyeler sonra sana gelen sesi, Ama senin sözünse hep sükuttur, Çünkü sen oldun olası, Çünkü sen olamamanın sızısı, Ki bu sızı aşındırandır sende kalan seni. Ah yumrularım, ah yavrularım, Şimdi senin payın, bağrındaki soruları virgülle bitirmektir, Azdan gelen güllerin ürpertisi, İki duvar, biraz Allah, biraz Allah.