yüzünde bir belirsizlik var bulantının getirdiği

yasını tuttuğu yılların birikmişliği çökmüş kirpiklerine

bir isim sayıklıyor titrek dudakları

çürümeye yüz tutmuş elleri tüm yetimleri kucaklıyor


alacakları varmış birilerinden

epey kötü şeyler yapmışlar zihnindeki sıcak yuvaya

eskiden mühim bir meseleymiş yaşamak

şimdilerde her merhabadan kaçamak


nietzsche diyor

kafamda darbeyle başa geçti

bergman diyor

istemediğim şeyler görüyor gözüm

kendine gel-me-me-yi bekliyor


sonu denize çıkacakmış hikayesinin

bir limanda sessizce ölecekmiş

gözlerinde bir inançsızlık silsilesi

tanrı'yı kaybedecekmiş

gemilerden haber bekliyor

hiçliğin koynunda uzanıyor minik bedeni


yerini yurdunu kaybetmiş

yaşı 16

buldum sandığı insanlık kırıntısını martılar alıp kaçmış

bu seferkiler tanıdık değilmiş

hiç benzemiyormuş koyu kahve gözyaşlarına


siz rahat uyuyasınız diye sesini kısmış

siz rahat uyuyasınız diye dişlerini sıkmış

bir yorganın altında

parça parça gördüğü rüyalardan kovulmuş


yavaşça sesleniyor sizlere

payına kalan kırıkların miktarınca

şimdi ise

susmalı zannımca