Kapının yüzünde sigara söndürürken

Pencere eşiğine beklemek bırakıyorsun Allah’ım

Bir yere giden onu bulsun diye

Onu bulanla eşdeğer bir şeyim var

İçinde dişisi nazlı bir ot

Ve bir bulvar

Tüm bunların dönüşleri benim güzelliğiyle

Heykellerce dizili bir yere bırakılmış Çocuklar ve buhar var içinde

Çocuklar yani 

İnsanın en küçük birimi


Gömleğinde keten tohumu

Onda sonumuz yetişmez Allah’ım

Onda, yani bir yerinde mutlaka

Ayağını attığı yer artık daha yakındırlar bulunur

Gerisi Meksika açmazı

Gerisi sana inanmak istiyorum Allah’ım

Aldandığım şeylerden mesafeler sorumlu

Gerisi ardı kesilmeyecek bir kumaş

Gerisi Torino’da

Bir at kendini vuramaz, vurmamalı

Gerisi kara madonna


Çünkü küstüm otu da bir çiçek 

Hüzünlenince onu taklit ediyor

Giderken gitmiş gibi geliyor bana

İşte yağmurlanacak şeyler

İşte hava alçalıyor

Susmanın en anlamsız gürültüsü karşısında


Tartılar ayaklandı artık Allah’ım

Bir çiğ tanesi kadar hatrım yok

Genzini kilitleyen buhar yitik

Bir parmağım antik savaşları çağrıştırıyor

The sun is a ring of a Viking king 

Bu kir ateşle yıkanır ancak

Bu fırtına sicilimdir


Güzel bir şeyi yok etmenin sırrı konuşmakmış

Bu anahtara dört başlı bir kilit gerekli

Üşümenin anlamını öğrendiğim kış

Ellerimde mor benekli bir baykuşla

Bir vakfın kuruluşuyla 

Sonbaharın en çıplak kelimesini barındıran

Yeni bir mevsim sevdim dedim

Ellerim diyorum şimdi Allah’ım

Seni çekmenin karıncalanmasıyla sancıyor


Bu bir dua

Şahsını sevmediğim insanların sanatıyla

Kavrıyorum yüceliğini 

Örneğin İsmet,

Şakıro örneğin

Sen onun adını bilme istiyorum 

İstiyorum ki

Şehinşah auto-tune’suz bir dengbej okusun

Gül bitsin

Beynimde açan otun anızında


Ağzımda tüyle

Külden yeni bir halk doğmasın diyorum Allah’ım

Şiirin değerini arttıracak bir yol bu

Çünkü Ekber

Kendi bile bilmez

Ben bu şiiri yazarken yanımda uyuyordu