Bazı acıları rehabilite edemezsin Pinokyo.. Benim de dümdüz yollarım vardı. Hangi hikayede gülümsediysem, birkaç fotoğraf saplandı içime. O dümdüz yolların kenarında, seni sevme molalarım oldu bir aralar mesela. Sonra tanıdığın bir eli, senin kuyundaki merdiveni yukarı çekerken görüyorsun. Oysa biliyor senin "Yusuf" olmadığını. Boğulurken, onun karaya doğru yüzüşüne şahit oluyorsun. Sonra doluyorsun. İçin dışın bir oluyor. Dokunsalar dağılacak kadar doluyorsun. Nefret, kin, hırs, öfke nöbetleri. Mesela bugün kendi kendime bağırıp, tüm provaları ezberleyene kadar yaptım. Şimdi yüz yüze baksak hepsini unutacağım otuzüç ağrıyı vücuduma işaretledim. O gece toprağa kaç milim yaklaştığımı hatırlamıyorum. Görsen tanır mısın bilmiyorum, ama ben bu gün aynada kendimi arayıp kuyuda ki Yusuf'u gördüm.