"Daha nasıl bir yol bekliyorsun?"

Diye bağırdı biri karanlıktan.

"Kimsenin umrunda değilken bahsediyorsun;

Aynalardan, simülasyondan, yok olmaktan!"


"Bilmiyorum!" diye bağırdım var gücümle;

Sesin nereden geldiğini anlamadan,

Odamın en karanlık köşesine bakaraktan.

"Aynalar korkutuyor beni." diye de ekledim cılız sesimle.


"Atom bombaları, sihirli mantarlar,

Cinsel organlar, dilimler ve halkalar...

Yok oluş, yok oluş, yok oluş..."

Hâlbuki karanlıkta kimse yokmuş.


Dolabın kapağı gıcırdamış sadece.