Çöker geceme bilinmeyen kelimeler. Açmaya çalışırım derin sularda gözlerimi. Aralamaya çalışırım bin dikiş vurulmuş ağzımı. Kaskatı kesilir vücudum en soğuk sularda. Karanlığa hapsolup kalır en masum duygularım. Çıkamaz kalır, çırpınır da feryat eder kendi vaziyetine. Derinlerde, en karanlık sularda yazar kelimelerim.


Yukarının sıcaklığına hasret kalan beden ruhun hasret kaldığı arzulara ne der?

Ruh da bedenin ihtiyaçları olduğu gibi en güzel duyguları arzular.

Ruha neden geride gözüyle bakılır... Neden bedenin önde tutulması gerekmektedir?

Ruhun canı yanamaz mıydı geride bırakılmaya? Neden öndedir beden ve istekler?

Ruhu serbest bıraksaydık en gurursuz yanımız; ruhumuz kalmaz mı bedenimize nazaran? Beden hep kendi gururu için ruhu susturmaz mıydı? Ruhun istekleri neden duyulmaz? Ruhun sevdiklerine ulaşamamasıdır beden. Cimridir uzatmaz elini ruha ve ruhun sevdiklerine. Hep mağlup gelir ruh bedene karşı. Tekrar kazanır beden ve istekler, bir kez daha yenilir ruh ve onun arzuları...