Anahtarı cebinde unutuyorsun

Kilitler kaptanın emrinde 

Para üstünü kontrol etmiyorsun artık

Hiçbir pompacının yüzü canlanmıyor gözünde 

Hafızanın böyle bir huyu var

Değişen bankamatik şifreleriyle düşman

Denize paralel

Ve ne kadar yakınsa o kadar uzak kalıyor geçmiş 

Suda uzayan bacaklarından


Geçmişin silik rakamları var

Meyhane pilavında kamburları

Sahne korkusu

Sıcak bira ve mikrofonu

Ve ona uzanırken Skolyozları


Benim nefesim eğri

İlk tohumu ekiyorum işte

Dikenli tellerin fabrikasına tutunmanın ağrısı içimizden biri

Ellerimi kaldırmadan geçiyorum sınırdan

Kurşun yememiş

Göreve başlamadan emekliye ayrılmış bir albayı selamlar gibi


Silahı kemiğinde unutuyorsun

Tetikler çekicin emrinde

Ne hatırladın diye vuruldun

Ne de çatlaktan bir yudum alırken

Kırılmanın sesini taklit ediyorsun


Büyütüldün sadece