harabat ehlinin oratoryosunda

akislerim nidasız

yüzüme çalınan, katışıksız

çığlıkların da anlamı değil miyim kendi zannımca


doğrusu

trajedik bir salvo yaratır*

isyana meylederken ağı ile

gerim gerim gerilen skeptik suratsızlığım

ben

bir

cahiliyye arabıyım


göremezdim ilkin,

bahar yelim ile eyleşir iken göz pınarlarım

azaba meyil olduğunu

tuğyanımın

ah can

zalimliğin, vicdanından


canan

gönül oyuğumun kebir veziri

kahroldum kendimi ateşe verirken

gördüm

öfkeli babürümün süt dişlerini

iyi ve kötünün ötesinden


tek hecelinin şerri sır bana

isyan ve bana hurufu mukattaa

gönlüm

yedinci göğüm ve seman

teslisimin uçlarında

erildiğim cehennemine vuruldum

tanrım, adınla.