Günümüzde sanat insanların yaşamında önemli bir yer tutmakta. Estetik algılara ve
zevklere hitap eden sanat, müzelerden evlere insanın estetik kaygılarını dindirmek üzere taşınalı çok oluyor. Paleolitik Çağ’dan beri insanlık düşüncelerini, duygularını, sezilerini ve hikayelerini sanat yoluyla dışa vurma eğilimindeydi. Prehistorik arkeolojiden öğrendiğimiz kadarıyla, ilk insanlar arkalarında hayat tecrübelerini anlatan resimler bıraktılar yaşadıkları mağaraların duvarlarına. Zaman içinde sanat, bu mağara duvarlarından evlerimizin duvarlarını süsleyen kanvas tablolara taşındı. Amerika’da ise, sanat Kolonyal Dönem’den beri süregelmekte. Elbette yıllar içinde Amerika’da da sanat değişip kendi içinde evrildi. 20. yüzyılda, zamanın en önemli eleştirmenlerinden biri olan Clement Creenberg ile birlikte sanatta yeni kavramlar ortaya çıkmaya başladı. “Avangart ve Kitsch” adlı makalesiyle birlikte 'kitsch' kavramı popülerlik kazandı. Almanca bir kelime olan 'kitsch'in anlamı ise çirkin ve
zevksiz olarak tanımlanmakta ve özellikle 20. yüzyıl eserlerinin estetik algıdan uzak, rüküş, sıkıcı ve bayağı olmasını eleştirmekte kullanılmış. Ticari kaygıların işin içine girmesiyle bozulan bir estetik yapıyı eleştiriyorlar kısaca. Sanatın sanat için olmasından ziyade popüler kültürün bir ögesi haline gelmesi 20. yüzyıl eleştirmenlerinin odağı olmuş. Greenberg’in de bu denli nefret ettiği kitsche daha yakından bakmak istersek; toplum, kültürel farklılıklar ve konu bakımından inceleyebiliriz.
Öncelikle, toplum açısından ele aldığımız zaman 'kitsch' olarak nitelendirilen eserlerin, geneli etkisi altına aldığını görebiliriz. Greenberg’e göre kitsch, toplumun sıradan insanlarının estetik algısını etkiliyor. İnsanların figürleri kolaylıkla ayırt edemediği Picasso resimlerine nazaran, kitsch eserlerde insanlar bir atı kolaylıkla seçebilirler. Çünkü bariz bir at figürü çizilmiştir. Bu bağlamda kitsch için sıradan insanların sanat eserleriyle karşılaştıklarında entelektüel hissetmelerinin kolay bir yoludur denilebilir. Aynı zamanda kitsch eserler anlaması kolay eserler oldukları için zaman zaman faşist grupların propaganda aracı haline gelmişlerdir. Zevksiz estetiğinin yanı sıra kitsch, insan zihnine sızmak ve altta yatan bir mesajı taşımak için bir araç olarak görülmüş ve bu noktada Greenberg’in ağır eleştirisine maruz kalmıştır.
Kültürel farklılıklar açısından ise, kitsch eserler sürekli avangart sanat ile mukayese
edilmiştir. Greenberg, kitschi yüksek sanatın tam zıttı olarak algılamıştır. Yüksek sanat; karışık, evrensel ve ciddi konuları ele alır ve anlaşılır olmak gibi bir amaçları yoktur. Haliyle belli bir kesime hitap eder. Sanat için sanat diye de düşünebiliriz. Öte yandan kitsch ise daha ticari bir boyut kazanmış ve bu nedenle popüler kültüre mal olmuştur. Kitsch eserler toplumun kültür seviyesini arttırmaz. Greenberg’e göre avangart eserlerin ucuz taklitleridir. Kültürel anlamda avangart sanat entelektüel bir arka plana sahip olunmasını beklerken kitsch, sıradan insanların algısını etkiler. Greenberg makalesinde Rus bir köylü örneğini verir bu kültürel farklılığı anlatmak için. Bu köylümüze sorulduğunda, Picasso’nun eseri yerine Repin’in eserini tercih eder. Bunun sebebi aslında köylümüzün Picasso’nun eserini anlamlandırabilecek, neyi göstermeye çalıştığını çözebilecek bir entelektüel arka planının olmayışıdır. Bu da Greenberg’e göre kitsch incelemelerinde görülen kültürel farklılığın en bariz örneklerinden biridir.
Son olarak, kitsch eserleri incelendiğinde göze çarpan diğer unsur eserlerin konusudur. Kitsch resimlerde veya heykellerde, kitschin spesifik bir teması olduğu kolaylıkla görülüyor. Örnek verecek olursak; kedi köpek yavruları, ağlayan kız veya erkek, şehvet hissi yaratan kırmızı büyük dudaklar, deniz ya da dağ manzaraları, fırtınalı sahillerde koşan atlar, en yaygın kullanılan temalardan birkaçıdır. Jeff Koons’un eserlerinde bu temaları rahatlıkla görebiliriz. Mesela Koons’un “Balloon Dog” adlı heykeli bize, köpek temasının kitsch eserlere yansımasını gösterir. Bir diğeri ise, Tom Wesselmann’ın “Smoker, I” adlı eseridir. Bu eserde ise büyük bir ağız, kırmızı dudaklar ve bir sigara görüyoruz. Bunlar, herkesin anlayabileceği
basit temalardır ve kitsch eserlerin geneli bu temalardan oluşur.
Sonuç olarak kitsch, toplumun sıradan insanlarını etkisi altına alır, yüksek
sanattan entelektüel birikim noktasında ayrılır ve tekrar eden temalardan oluşur.
KAYNAKÇA;
Greenberg, Clement. quot;Avant Garde and Kitsch.quot; The Partisan Review. 1939.
Koons, Jeff. Balloon Dog. 1994–2000.
Wesselann, Tom. Smoker,1. 1967. Museum of Modern Art, New York.
YAZAR: Yağmur Güler