Göğü sararmış zamanlardan bir yarım türkü

Saçı ay ışığında ölüm ninnisi

Elleri aydınlık sabahlardan bir sessiz ayrılık

Gözleri gecikecek bir bahar

Sözü evinden büyük

Kimi söylüyorsa gönül evinden

Onu gönderiyor pörsümüş anılara...


Yalnızlığa öykünmüş bir kalabalık

Kirpiğinin eşiğinde soluklanır

Ey dünyanın küçülen annesi,

Mutluluk böyle mi yürür toprağa?

Acıdan ve ağrıdan soğumuş

Durgun izlerin buğusunda

Aşk kadar yalancı bir hakikat

Yaşam kadar sancılıdır ancak.


Hissizleşmiş bir adam

Tanrısız bir kaldırım taşından bakıp ardına

Bir kadın eşliğinde güya

Kendinden artakalan o sesle

Yıldızları umut sayıyor.


Ey yıldızların kapısından sızan sır

Ey benliğimin mutlak hafifliği

Serçeden çok kanada benziyorsun.