Hakir gördüğüm ne varsa;

Susmak nedir bilmeyen dilimle şekillenip,

Yaşantıma şahitlik ediyor.

Şükrümü elimden alıp isyana teşvik eden dünyam;

Karanlıklara doğru sürükleniyor.

Her gece haram olan uykularım;

Hesap sormaktan bitap düşmüş.

Rüyalarım da kabustan daha ötesine gitmiyor...


Anılarımın güzelliği,

Geçmişin acılarıyla yok olup gidiyor.

Ve en büyük hüzün;

Mutlu fotoğraf kareleriyle vücut buluyor.


Her şeye yeniden başlamak için;

Yemin etmemi bekliyor hayat.

Tövbelerimse bozulmak için sabırsız,

Kefaretlerimin bini bir para;

Ardı sonu gelmek bilmiyor.


Aklım, aklım hep geçmişin kutu köşesinde,

Gelecek kaygımsa hiç bırakmıyor peşimi.

Biliyorum evet, bir şeyler yapmam gerekiyor:

Ancak kararlar artık alınmaktan yorgun.

Geçecek bu zaman şüphem yok,

Ancak bittiğinde, olacaklardan korkuyorum.

Bomboş geçmiş geçmişimle; geleceğime sinirleniyorum.


Aman be Ali, yaparsın dediğin hangi şeyi yaptın şu hayatında?

Neyi başarabildin ki bugüne kadar?

Tövbeyi nasuh bildiğini bile bozdun bir ayda.

Geceyi, ayı, yıldızları şahit tuttuğun sevgine

Sadık kalabildin mi ki?


Şimdi yalnız, yapayalnız bir başına,

Yeni günlere başlamanın heyecanı var diyorsun.

Avutma kendini, sakın avutma;

Umudun var mı yeni bir sayfa açmaya?

Kapkaranlık bir yüzünle hem de.