https://www.instagram.com/reel/Cnub3ruOE2k/?igshid=NjcyZGVjMzk=
Az önce şu video çıktı karşıma. Bir ünlü oyuncunun nenesi, torununun çocuğunu seviyor. Tam da olması gerektiği gibi, Kürtçe seviyor yavruyu. Her ne kadar araya Türkçe kelimeler karışıyor olsa da nenenin sevgi sözleri o kadar içten ve güzel ki... İşte bunu izleyince aklıma şu geldi; "bir dilin kazanıldığı ya da kaybedildiği yer, sevgi sözleridir."
Nenem beni Türkçe severdi. İçinden geldiği gibi. Bütün kelimeleri yüreğinde üretir, diliyle bana duyururdu. Ben de kızlarımı böyle seviyorum. Onları severken tek bir an bile düşünmüyor, bir şeyleri tasarlamıyorum. Zira sevginin, hesaba gelir, ölçülür bir boyutu, azı ya da çoğu yok. O, saf bir mutluluk, özünden geçme hâlidir. Hani, beynimin bir düğmesi olsa ve kapatsam da o sözler yine de çıkardı ağzımdan... Ve benim de nenemin de sevgi sözleri Türkçe'ydi.
Şimdi kızlarım, hem Türkçe hem de Kürtçe seviliyorlar. Belki Kürtçe'yi tam olarak anlamıyorlar ama sevildiklerini anlıyorlar. Bu videodaki yavru da elbet, sevildiğini anlıyor. Çünkü zihinde değil, yürekte üretilen kelimelerin tınısı, tadı bir başka oluyor. Bana öyle geliyor ki, bir annenin çocuğunu, bir nenenin torununu sevme sözlerini, dünyanın hangi dilinde olursa olsun ayırt edebilirim. İşte bu bir parça can da biraz daha büyüyüp konuşmaya başlayınca, bu sevgi sözlerinin ardına düşecek, anlamaya çalışacak. Ve belki bu sayede hem sevgiyi hem de dili kazanacak...
Diyarbakır'daki öğretmen arkadaşlarım geliyor aklıma. Onlardan bazıları Kürtçe severdi çocuklarını. Kendi annelerinden öğrendikleri gibi "Ez qurban. Ez xeyran. Delala ber dile min. Roniya çave min" derlerdi. Ve bunları, hak ettiği tını ve tat ile söylerlerdi. Ancak Kürt olup da çocuklarını Türkçe sevenlerin, sevgilerinin de yavan olduğunu fark etmiştim. Çünkü bu sözler, zihinde üretilmişti; hesaplı kitaplı sözlerdi bunlar... Şimdi anlıyorum ki bu şekilde kaybedilen şey sadece dil değil duygular, sevgiydi de. Sevmeyi kaybediyordu insanlar...
25 Ocak 2023
Gültepe