Hep iki geçe çelindi bu dünyadan zarım

Saatler yorgun düştü kara deliklerde yüzmekten

Kutsallar neden hep sizin

Karışık ve mavi olmaksa kaygılı içim

Suç bu olmamalı

Suç baştan aşağı altın varaklı yolları

Ve cennetin kapılarını tutanların

O biçim

O doyurucu ut tellerine konmuşum


Ve bu yüzden atlamak kolaydır bir köprüden

Bir düşten

Kolları gökyüzünde kilitli ağaçlar altında

Yanık isli bir öpücükten

Senin beni sevdiğine inanacak kadar

İçimdeki bağı ne ile büyütmüş olabilirdim?

Senin beni sevdiğine inanacak kadar

Sendeki hayale can verecek kadar

Aklımı nasıl kaçırmış olabilirdim?

Köşebaşlarına bir karaltı sinince anlıyor insan

İçindeki boşluğun sonsuzluğunu

Hep orada bekliyorlar!

Bi' onlar vazgeçmiyor

Bir de gayya kuyuları düştüğüm

Ölmek isteyerek yaşayanların hayatı gibi coşkulu