Bir acıya dönüştü her uzvum,

Elim, kolum, gözlerim...

Hepsinde var bir kayıp.

Tuttuğum elleri kaybettim,

Baktığım gök toza bulandı,

Gözyaşlarıma karıştı kan

Çoçukluğumu bu yıkıntılar arasında yitirdim.

Bir zamanlar koştuğum sokaklara yağdı kan,

Güldüğüm yerlerden parçalandım.


Evim,

yurdum çalındı sinsice.


Cesaret kazınmış alnımıza,

Yerim yurdum belli.

Başka bir toprakta yeşermez bu canım,

Bir burada dirilirim, 

Bir burada karışırım toprağa.

Bir taş ve sopayla,

Anılarımı, şehitlerimi, çocuklarımı,

Geleceğimi..

Savunacağım bu topraklarda,

Uğrunda yaşayacağım ne varsa,

Gerekirse öleceğim onlar pahasına.


Ben buralıyım,

Daha çocukken tanışırız ölümle,

Bir gün düşersek şehit,

Tanısınlar diye kazırız kolumuza adımızı.

Daha 8 yaşında yazarız ilk vasiyetimizi

Ve beklerken ölümü,

Biriktiririz yaşanmamış hayatları,

Umutlarımızda.


Sayıların vardır anlamı,

Bir yaşı, düşü, aşkı, özlemi vardır..

Kimimiz daha çocuktur,

Belki yeni açmıştır dünyaya gözünü,

Kimimiz aşkı bulmuştur bu karanlıkta bile,

Bir baba korumak için evini, ailesini,

Ve bir çocuk oynarken yakalanır bombardımana.

Ve insanlar, çocuklar uyurken gece çadırında,

Ateş vurur can evini

Bir çocuğun hıçkırıkları,

Bir annenin ağıtlarında,

Lanetlenir dünya.


Kayıplarımız vardır bizim,

Buradan doğar öfke,

Güç buluruz, hınç buluruz.

Kesildiğimiz,

Vurulduğumuz yerden,

Daha güçlü doğarız.

Biz ölmeyiz,

Bir kalpte daha diriyiz.

Korku tanımaz bizi

Savaşçı doğarız,

Ölümle kol kola yaşarız.

Bir dost gibi, şakalaşarak,

Oyunlarımıza katarak...


Yine de yaşamaktır bizim şiirimiz.


Biz umuduz,

Dualarımız var gürültünüzden güçlü

Hâlâ gözyaşımız var,

Kurumuş değil.

Kalbimiz inançla atmakta,

Damarlarımızda teslimiyet akmakta,

En küçüğümüzden en büyüğümüze,

Dik bir duruşla,

Gözyaşlarının parladığı o sert bakışlarla,

Taştan sert bir bağırla,

Dünden geniş bir yürekle,

Buradayız.


Çocuğuz, 

Hâlâ oyunlar oynanır sokaklarımızda,

Kahkahalar yankılanır duvarlara çarpa çarpa,

Bir bayram,

Yaşama sevinci yine uğrar kapımıza.

Yine severiz, sevmekteyiz...

Çiçekler dikeriz sokaklarımıza

Çocuklar yine söyler şarkısını.

Her köşe başında,

Her dağda dalgalanır direnişimiz.


Nefretinizle yıkanmış bu kenti,

Yine temize çekecek bizleriz.

Biz çoğalacağız,

Biz daha çok yaşayacağız.

Yağsa da üzerimize ateş,

Susturamazsınız,

Sindiremezsiniz,

Öldüremezsiniz.

Boğulurken zaferinizde şimdi,

Zehirlenirken gücünüzle,

Bir gün,

Kabusunuzla baş başa kalacaksınız.

Korkularınız haklı çıkacak,

Saldırılarınız o meşru kılıflarından sıyrılacak.

Susturmaya çalıştığınız yerlerde,

Birileri yine bizim gerçeğimizi haykıracak.

Köşeye sıkıştırdığınız,

Ezmeye çalıştığınız insanlar

Çaldıklarınızı,

Haklarını,

Seslerini,

Sizden geri alacak.

Bir gün 

belki çok yakın,

Ama mutlaka,

Kıyamet sizi bulacak.

Döktüğünüz her bir damla kanda boğulacaksınız.

Ve biz,

O zaman,

Savaş bittiğinde,

Şiirimize geri döneceğiz.