Hem kaleminin gücü hem de olağanüstü sesiyle çok uzun yıllardır hayatımızda olan Doğan Duru, beklenen ilk kişisel albümünü yayınladı. Sanatına, yaptığı işe saygısını ve özverisini her eserinde algılayabildiğimiz Doğan Duru, ‘çağ’ anlamına gelen ‘Epoch’ ismini verdiği, 11 şarkıdan oluşan albümde sadeliğini ve içtenliğini korurken bizi melankolik bir dünyaya sürüklüyor. Şarkıların ön hazırlıkları dahil tüm süreç, kayıt ve mikslerde tamamen yalnız olan, bazı şarkılarda davul için destek alan sanatçı, şarkılarında duyduğumuz diğer tüm enstrümanları kendisi çalmış.
Genel olarak şarkılarında bize hikayeler anlatan, bunu en duru hali ve sesinin verdiği büyüleyici etkiyle bizlere sunan Doğan Duru, Epoch’ta eski duygularına yeni bir dil kazandırarak, bizi daha önce anlatmadığı ama muhakkak içselleştirebileceğimiz hikayelerle bir araya getiriyor.
Epoch’ta, yalnızlığın kudretini ve tek kişilik sanatını vurguladığı ‘Dut’, renksiz hayatındaki bilmeceleri çözümlemeye çalıştığı ‘Renkli Reçete’, aşkı ‘dünyanın en masum hilesi’ diye tanımladığı ‘Mavra’, bitmeyen aşkı ve nefreti gün yüzüne çıkardığı ‘Baştan Başlayamam’ şarkılarının yanında aynı zamanda çıplak ayaklı bir şamanı dans ettiriyor.
‘Saykodelik Kader’de söylediği gibi bu albüm, Doğan Duru’nun bir nevi ‘sıyırmadan sıyrılma’ çabasının
bir parçası…
Yazar: Sena Türkmen