Bir cümleye başlayınca devamını getirmek istemiyorum. Yaş 22, konuşmaya başladığımdan beri anlatmak, büyüdükçe daha çok anlatmaya başlamak ve bir yerden sonra kalbinde ne varsa dökercesine anlatma arşına çıkmaktan sonra insanın canına ağır ağır suskunluk yayılıyor. Bazı hadsizliklerle ergenlik dönemlerinde veya çok sıkılınan ortamlarda birinin lafını bitirmesini beklemeyip tamamlamak da bunu hızlandırmış olabilir. Zira hepimiz biliyoruz, bazılarımız o kadar da egolanacak şeyleri olmadığı halde kendilerini inanılmaz yücelikte anlatırken lafını kesmek ağzına çarpmaktan daha az ayıptır.

Şimdi bazen birileri ben derdimi anlatırken bunun yapılmasını istemekle birlikte, değişik bir şekilde yapılınca da inanılmaz sinirleniyorum.

Bu kısımda kafamda çalan şarkıyı paylaşmak isterdim ama adını tam getiremedim, bir sonraki yazımda bunu not alıp araya ekleyeceğim söz.

Konu dağıldı, aklım da öyle, yazacak çok şey var ve inanıyorum böyle böyle toparlanacak. Şimdilik bazıları yarım ya da hızlı anlatılmış olacak ama bir gün hepsi toparlanacak.

Şu köşeye kendime bir söz.