yaşıyorum

yasal bir izin almadan annemin rahminden

yaşamaya zorlanılmış hissederek

ancak ölmemeye yeminli

ritim bozukluklarına direnerek


işte çenemizi yorduğumuz bu sokaklarda

yürüyorum

banklar

bankalar

ağzımızın içinde varoşluğun nefesi

cüzdanlar gıcır

günde bilmem kaç kez polis devriyesi


yürüyorum

işte hayat sırtımdadır

kızışmış sokak hayvanları

mesafeli karton toplayıcıları

"abi fazla sigaran var mı"

yok 

bana kadar var


yürüyorum

sol kolunda bir

sol memesinde bir oğlan

sağ memesinde koca

karnından bir sıpa daha taşıyan

çocuğunu döven şark kadınına

tebessümle bakıyorum


dayak cennetten çıkıp evlerimize buyurmuş

yani dayak

esmer tenli bir bastıbacağı

cennetten bir tık fazla arzulamakta

kadın

terbiyeyi eliyle veriyor çocuğa

çocuk

mutluluktan ağlıyor

görüyorum

işte hayat karşımdadır


çocuk parkında sigara izmaritleri

karakolda elma şekeri

tanrım!

işte kıyamet

inimiz metanet

dinimiz itfal

şahitlik ederim ki;

silahlar susmaz

yine şahitlik ederim ki;

kurşun acıtmaz

yaşamak kadar

işte gaflet

ve dalalet

ve hatta hıyanet


yaşamak en bilge öğretmendir

felsefe ile değil pratikle öğretir

sorgulamayı değil sormayı

yazmayı değil

kimine yazma örmeyi, satmayı

hayat kurmayı

ve hayata farklı tencerelerden bakmayı

yaşamak 

yaşamak


her yanımız acı içinde

yemeğimiz bile

dışımız toplumcu gerçekçiizm

içimiz romantizm

zihnimiz akımına kapılmışken fütürizmin

acı eşliğinde geleceğe ışık olacak doktrinlerimiz

ve karşı binada

veya

dünyanın herhangi bir kara parçasında

hayatını idam(e) eden yoksul bir baba var


yaşıyorum

aynalar ve bizi yansıtan her şeyin canı cehenneme 

yüzümün haline bakıyorum

çizgiler oluşmamış yüzümde acıyı okuyorum

hüznüm tiryakilikten emekli,

alkolik bir evlat memuru

kalbim bir ahır

büyük baş umutlarla dolu




26.03.2020