beyhude emellerin peşinde bir ömür tükettim

tenhasında ömrümün


bir bir acılarımı sayıklıyorum


bir manası yok biliyorum

doğan her güneş daha da cazip kılıyor

bu muhtemel sonu


o efsunkar bakışlarını artık istemiyorum

bir bedende kaybolmak arzularımı

bir bir asıyorum


bu meyusluk beni lime lime ediyor 

adeta göz bebeklerime kan çöküyor

görüyorum

acılarım şakaklarımdan bir bir damlıyor

her defasında yeminler ediyorum


aslında

bu aciz dünyada yalnız olmamaklığım

beni yaşayasıya korkutuyor


ve ben her defasında 

sırtımdan bir bıçak seçiyorum

her aldanışımda bir nefes kesiyorum 

çocukluğumdan



ben çırılçıplak geldiğim bu cihandan

günahkar ve de huzursuz gidiyorum

pişman değilim

bin asırdır beni gökyüzünde bekleyen tanrıdan 

zinhar af dilemeyeceğim