Yine bir sonbahar.

Uyuyamıyorum.

Geceler üzerime geliyor, simsiyah.

Çığlıklar korkutuyor içimdeki çocuğu.

Saklanıyor kağıttan gemilerin kamarasına.

Batıyoruz.

Birden uyanıyorum dayanılmaz acılarla.

Nüksediyor kabuslarım.

Uyanamadığım sabahlara küfrediyor gözlerim

Rengine kızıyorum gökyüzünün, mavisine kızıyorum.

Derin uykular görüyorum düşümde, içine sızıyorum.

An geliyor sesimin yankısında boğuluyorum

Nasıl nefessiz kalmışsam öyle

Kusuyorum kelimelerimi, şiir yazıyorum.

Alelade bir şairin kalemiydi bütün bu yazdıklarım

Süheyla'yı arayan,

Kimsesiz, kahverengi paltolu ölü bir şair.

O şair İstanbul'u gördü bugün

Saatlerce gördü muhteşem Galata'yı, Süleymaniye'yi...

Sonra bir kadın,

Kaldırdı betonun üzerinde yatan adamı

Silkeledi bütün geçmişin tozunu

Yıldızlardan gelmiş, kalbi avuçlarında.


Öldüğümü sanmışım, yanılmışım.

Ben meğer,

Sana kadar varmışım.