suya yetişemiyorum
taşların hüznünden paramparça ayaklarım
kayalara, ovalara ve yazgıma çarpa çarpa seriliyorum
tuza boğuluyorum
engel kalmadığında toprak çeker seni
ölüm istenciyle ağrır karnın ve dalgalar fısıldar:
"gir içime, karış bana, bırak kendini, gel. gel. gel."
çok değil, biraz cesaret
ha gayret, az daha cesaret
bu bir lütuf, bu bir mucize
önüne geçebilecek tek engel ellerin olur ansızın
yüzebilmek en büyük lanetin ve suların kuduzluğu
beyaz köpükler, beyaz, kabarık ve körpe
suya yetişemiyorum
kurbağalama, balıklama, çivileme, korkma
gir içime, dibim görünüyor
buralarda benden sığ yok
kamçı, kamçı, kamçı
neredesin. buradayım.
eriyor, tuz buz oluyorum
dönüyor ve kırbaç
bakmayın bana, süzmeyin
endamım yok, her şey neyse tam aksiyim ben
suyun aksi, dağın aksi, gemilerin ve sazlıkların
hem de tortullanacağım
o kadar çoksunuz ki sizinle savaşmayacağım
Ali Tavlaşoğlu
2020-09-07T09:49:46+03:00"bakmayın bana, süzmeyin
endamım yok, her şey neyse tam aksiyim ben" muazzam, tebrikler..
Ayşenur Cengiz
2020-07-01T10:14:00+03:00Hepinize teşekkür ederim, eksik olmayın arkadaşlar. 🌈🌱
Ömer Tarık Atmaca
2020-07-01T02:26:08+03:00Düşüncenize sağlık. Su şiiri görünce şiir bana bikinisinde astronomi şarkısını andırdı. Çok güzel olmuş.
Jean Valjean
2020-07-01T01:13:00+03:00"o kadar çoksunuz ki sizinle savaşmayacağım"
Ne güzel bir son olmuş. Kaleminize sağlık.