Öyle kadınlar biliyorum

Nasıl da sevilmek istiyorlar

Balkonunda gramofon

Yüreği metronom

Kaçıyorlar bütün dünyanın,

Bütün kötülüklerinden

Özünde nahif, görgülü

Üç akşam yemeğinden sonra

Gerdanından öpülsün,

Titriyorlar... 

Bihaberler, 

Barbarca kadına sahip çıkılan

Lağım kokulu ağızlardan

Balkonunun altından geçiyor

Rezil adamın besbeteri

Yine de

Kitapsızlıktan korkuyorlar

Bir satır şiiri okurken ağlamaklı 

-evet öyle diyorlar-

Viyana konserinde orta sırada

Mozart'a tutkun

Asilce sevginin izini süren

Ve metropol kokuşmuşluğun içinde

Onları izliyorum

Kayboluyorlar


Öyle kadınları yaşıyorum

Başım dönme dolap,  

Ruhum lirik, pastoral

Yazdıkça yazması geliyor insanın

Çepeçevre bahar

Bütün ressamlar aşık

Sokaklarda Mona Lisa pozları

Elleri kucaklarında

Susuyorlar 


Öyle diyarlar geziyorum kadınları

Sınır ötesi

Sevilecek yer arıyorlar

Delik deşik Orta Doğu

Gazetede okudum

Tahranlıymış kızın sevdiği 

Terk edilmişliğin Afrika'sı

Öyle kadınlar kokusu toz, toprak

Yoksul

-Aşk bile-

Huzursuz keşişler Asya'sı

Kadın bir öğreti, 

Kimi körelti

Keşmekeş coğrafyası

Tanıştığıma memnun olduğum hanımefendi,

Leydiler

Kör albatros misali

Okyanusta uçuyorlar

Sevdiğim birçok kadından biliyorum 

Valsin ahengini

Hafta sonu sokağından

Gürültülü insan dolu geçecek

Karnaval hayali kuruyorlar


Ne yazık kadınlar tanıyorum

Yaralı korkmuş mermili magandalı 

Düğün, derneklerin despotunda

El emeği, göz nuru

Kurtuluş arıyorlar

Paspal, pespaye yaşamlar

Fabrikanın arkası kömür tozu 

Kömür ayıklıyorlar

Gözün alabildiği yonca merası

Bir tutam ana kuzusu

Öğretmeni anlattı

Cemile on iki yaşında, 

Ayşe tütün kokmaya alışmış

Sadece çocuk olmak istiyorlar

Böyle kadınlar tanıyorum

Onları herkes biliyor, 

Onları neden adam gibi sevmiyorlar