Sessizliğin çığlığı bu
İçine düşen kor ateş gibi yakan
Bir endişe bir korku sardı ruhumu
Sanki sonu gelmişti hayatın
Aldığım nefes acıttı göğüs kafesimi
Kusmak istedim
Ruhumu bu bedenden bir an önce ayırmak
Kaçmak istedim hiç adını duymadığım o ıssız diyarlara
Nefret ettim kendimden
Ruhuma acıdım bu bedende sıkışıp kalmış resmen
Ne zaman gelecek o gün sahi
Ne zaman derin bir nefes çekecek şu ciğerlerim
Uzun zamandır hesaplı alıyorum nefesi
Her biri bir emek bir öfke dolu
Hesapsızca denize karşı derin derin aldığım o nefeslere ne oldu hakikaten
Ne oldu o gülen yüzüme
O neşe saçan gözlerime
Galiba ruhum çoktan terketti bu bedeni
Bakan gözüm görür de elbet bir gün