kaç mıh çakılır çarmıha?

kaç hançer anımsatır ali'yi?

deseler ki; bir gün gölgesine razı fesleğen

veyahut berûz tanyerinden...

bu hisler süveydaya gölge düşüredursun!

dillerden dökülen füsun göğe tutuşan ellere...

belki de gölgesi süveydaya parıldar.

kim bağşedecek bizi?

dikiş tuttuğumuz hançerin sızısı mı?

ahit sandığı süveydaya aralandığında mı?

yalnız bir sokakta sadece mehdum.

pekçe bitap...

sanki bir nazım mensuresindeyim.

belki de didem'den füsun ...

hangi gurbetin bir araya gelişi bu sözcükler?

hangi sızının yorgunluğu?

şimdi anımsıyorum!

bir yelda gecesi esintisi

kalbe, yumulu gözlerden teesür eden,

olsa olsa yanık hisler ...

tesiri osmanlı'dan lâice,

öylece har öylece köz.

tanıdık değil mi?

insanoğlunu ebediyen vâr ediverir,

ahitten aralanırcası...