Titreyen ellerimle penceremi
Açtım âfak-i leyle karşı...
Yine
Gecenin gölgeden menâzırına
İmtizâc eylemiş nücûm-i bahar...
Sihr-i eb'ad içinde şimdi gümüş
Bir sehâb andıran miyâh uyumuş..
Kalb-i şeydâ-yı leyl olan rüzgâr
Esiyor gölgelerde velvelekâr...
Ah o bir aşk-ı bi-tenahi mi
Geceden, tûde-i menâzırdan
Yükselen ra'şe-i hümâr ü buhâr?
Sanki hulyâ-yi vasla müstağrak
Şeb-i bir itri hisle doldurarak
Dolaşan, titreşen kadınlardı...
Sanki bir savt-1 gâib ü mühtez
Kalbe bir aşk-ı bi-vefâ yetmez
"Seviniz, muttasil sevin!" derdi!

Ahmet Haşim-Gece

Mimar Sinan Mihrimah Sultan'a aşık olur fakat aşkı karşılıksız kalır. Bunun üzerine biri Edirnekapı'da diğeri Üsküdar'da iki cami yaptırır. Bu iki caminin en büyük özelliği ise her yıl Mihrimah Sultan'ın doğum günü olan 21 Mart'da bir caminin iki minaresi arasında ay doğarken diğer caminin iki minaresi arasında güneş batar. Daha güzel olan ise Mihrimah ismi ay ve güneş demektir.

04.03.23📷