“Halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta her şey naylondandı o kadar.”

Benim sevgili şair sancım, keşke Geyikli Gece'ne önce bu dizelerinden başlayarak dahil olsaydım. O zamanlar korku nedir bilmesem de henüz, yanıldığımda her şey naylondandı o kadar der geçebilirdim belki. Aldım kalbimi şaraba ve ormana inandım ve çokça ay ışığına. Geyikli Gece'yi hep bilmelisiniz dedin, ibadet ettim. Sonra yine sana inandım, uzanıp kendi yanaklarımdan öptüm⚘


“Üç ev görsek bir şehir sanıyorduk

Üç güvercin görsek Meksika geliyordu aklımıza.”

Aklıma gelen başıma gelseydi keşke. Bir evi bir şehir sandığım da oldu, sonra oturdum şarap içtim kırmızı yahut beyaz. Bilir bilmez Geyikli Gece yüzünden.


“Biliyorum gemiler götüremez

Neonlar ve teoriler ısıtamaz yanını yöresini

Örneğin Manastır’da oturur içerdik iki kişi.”

Benim gümüş yaldızlı şairim, biliyorum ben de götüremez gemiler. Sırf götüremez diye gemiler oturup ağladılar çiçekli eteklerim geçen hafta, geçen ay ve geçen yıl ve geçen on yıl. Ruhumun küçük kızı küstü bana çiçekli eteklerimin gözyaşları yüzünden. Ben yine de raks ettim onlarla ve büyüttüm onu. Tuttum yine uzanıp öptüm kendi yanaklarımdan. İnanıp Manastıra ve inanıp yine sana⚘


“Ama ne varsa geyikli gecede idi

Bir bilseniz avuçlarınız terlerdi heyecandan

Bir bakıyorduk akşam oluyordu kaldırımlarda.”

İşte bu dizelerinde duruyorum o kaldırımda. Ben yine dönüp bekliyorum orada ve susuyor bu defa çiçekli eteklerimin ağıtı. Hatırlıyorlar bir bir akşam bakışını, burada seni daha çok seviyorum sevgili şairim, burada benim yüreğim terliyor heyecandan. Burada her şey naylondan değil şaraptan, üstelik kırmızı. Gök ay ışığından⚘


“Hüznümüzü büyük şeylerden sanırsanız yanılırsınız

Örneğin üç bardak şarap içsek kurtulurduk

Yahut bir adam bıçaklasak

Yahut sokaklara tükürsek

Ama en iyisi çeker giderdik

Gider geyikli gecede uyurduk.”

Yanıldılar şairim, Turgut.


“Halbuki geyikli gece ormanda

Keskin mavi ve hışırtılı

Geyikli geceye geçiyorum”

Başladığım yerdi burası. Ben direkt bu dizelerinden döndüm yüzümü sana, buradan başladım okumaya şiirini. Geçtim geyikli gecene aldım karşıma konuştum seninle, bir bardak şarabı senin içtim ve bu defa uzanıp seni öptüm⚘