Bazen susmaktır deva, bazı şeyleri söylememek… Daha çok derinleşmesini engellemek… Yaralar oluşturmasını bırak, ihtimalini bile ortadan kaldırmak için ama bazen de derttir pişmanlıktır. İçinde kalan son varlığı küçük ama acısı büyük olan ukte.

Evet, benim derdim susmak, pişmanlığım susmak, söyleyememek, korkmak. Söylemekten değil, sadece düşünmekten de korkmak. İçimde kalan ukteler birikti, artık deryalara döndü ve içimde kalanlardan oluşan gemilerimi parçalıyor un ufak ediyor. Sadece bununla da kalmıyor, o hain dalgalar beni de boğuyor artık, beni benim içimde yok ediyor, mahvediyor.

Engellemek mümkün değil, sanki geçti her şeyin vakti, geç kalındı, geç kaldık, geç kaldım... Bu ukte deryası önce gemilerimi, sonra hayallerimi, sonra da beni gömüyor derinliklerine.