Varlığını özlüyorum,

benden sakladığın varlığını.

Tabloya bakıyorum bomboş.

Aslında tablo dolu 

Boş olan benim.

Gözlerim dolu. 

En azından bir gün telefonu evde unutmak mümkünmüş gibi yapmak istedim.

Kendimi unutmuş gibi yapamayacağımdan.

Yokluğunu haykıra haykıra ağlayabilmek istiyorum 

Dışarı çıkıyorum

Seni aramaya 

Ortalıkta yoksun da

Bugün belki beni görmek istemezsin diye

Yaşamak istemiyormuş numarası yapacağım

Yeni astığım çamaşırların yanına 

Kendimi de asacağım

Bulmak istersen beni bulamayacaksın

Görmek istersen göremeyeceksin

Duymak istersen hiç ses bulamayacaksın 

Çünkü ben senin yanında olacağım

Ve sen beni bulmak için hiç yanına bakmayacaksın

Avuçlarında ellerim olduğunu hissetmeyecek

Ve beni hep uzaklarda arayacaksın

Yoksun, yoksunum ve yoksunuz

Ben senden

Sense kabullenemediğin sevgimden



Beni düşmanın sanacak sarsacak acıtacaksın

Oysa ben senin casusun olacağım

Feda edilmiş ama uğruna feda edilmemiş

Bir yol olacağım

Hep diğer yolu seçtiğin.



Seni üzmeyeceğime söz veremem 

Belki seni üzebilirim

Ama seni üzmeden önce mutlaka kendim de üzüleceğim



Hayaletine bile sarılamayacağın birinin hayaline sarılmak zordur

İşte şimdi bir yastığa sarılıyorum,

sırf bu yüzden

Hayaline sarılamasam da

Sen gibi olmasa da


hepsi bu.



“hayatta hiçbir şeye mecbur kalmaman dileğiyle”

ve beni bir daha hiç unutmaman dileğiyle

—Sana


*hoşça kal çünkü bu bir veda değil,

vedalarda hiç kimse hoşça kalamaz