açılan kapanan parantezler, suretlerin kesme işaretleri.

gelip gidenler,

kalbimin içeriden hava alıp git gide büyüyen irin dolu bir delik.


ışıklar söndüğünde herkes gibi karşıdan karşıya geçebilmeye başladım,

küçük küçük zaferim oldu yataktan çıkmayı başardığımdan beri.

bir parkura dönüştürdüm günlerimi,

her şey hayal ettiğimden kötü gitti ama sonunda ölünmediğini anladım,


sadece alıştığım bir acıyla var olmaya dayanabilirdim,

kağıt kesiğimi aldım cebime sakladım.


ilk kez mutlu bir insan gördüğümü sandığım bile oldu dün gece,

uzun yürüyüşlerden eve döndüğümde perdeler bile benden el çekiyor gibi oldu.

dedim ki kendime "bak sonunda geçti."

yani bir kuyudan sonunda başka bir şeye dönüştüm,

gövdem ve yüzüm bile oluşmaya başladı.

başka bitkiler gördüm,

hanımeli açmış bir bahçe gördüm, durup kokladım.

sustum ve yutkundum, böyle yaptığım için.

bir çiçeği koklayıp anladığım için özür diledim içimin ağrısından.


herkes beni bıraktı, ben de hafızamı.


diyebilirim ki tam altmış yıl sürdü sanırım içimin depremi,

ve ellisinde var olduğumu bile anlamadım,

iki öğün yediysem bin tane dua okudum.

inandığımdan yapmadım bunu,

başkasıyla konuşacak bir şeyim kalmadığı için yaptım.


tırnaklarım uzadı,

dualarım sen beni inanmaktan koru allah'ımlara dönüştü.

sırtım taş doldu, o kadar yorgundum ki sonunda sırtlandım.